Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, bankacılık kesimi ve Garanti BBVA açısından 2022 gelişmelerini ve 2023’ten beklentilerini paylaştı.
2022’nin yönetimsel açıdan kolay olmadığını söz eden Baştuğ, bankacılık dalı olarak odaklandıkları bahislerin yasal düzenlemeler paralelinde sıklıkla değiştiğini, buna rağmen kesimin yılı bilanço dinamikleri açısından müspet geçirdiğini söyledi.
Baştuğ, TL kredi büyümesinin enflasyonun bir ölçü altında kaldığını, yabancı para kredilerin daralmasını sürdürdüğünü belirterek, Türk lirası mevduatın hissesinin ise önemli biçimde artış gösterdiğini anlattı.
SERMAYE KÂRLILIKLARI ENFLASYONUN ALTINDA KALDI
Sektörün güçlü faal kalitesini koruduğunu vurgulayan Baştuğ, şunları kaydetti:
“Sorunlu kredilere önemli girişler olmadı ve takipteki kredi oranları düşmeye devam etti. Banka kârlılıkları nominal olarak önemli artmış görünse de sermaye kârlılıkları kesimde yüzde 40 civarında ve enflasyonun önemli gerisinde kaldı.
Bu durum bankalar açısından net sermaye kaybı manasına geliyor. Sermaye karlılığı bakımından bölümleri sıraladığımızda, bankacılık en karlı birinci 10 bölüm ortasında değil. Ağır düzenlemelerin kredi büyümeleri üzerindeki tesirleri nedeniyle dal odağını daha fazla müşteri büyümesine çevirdi. Bu alanda rekabet daha evvel görmediğimiz bir boyuta taşındı.
Kârlılıktan ödün vermek kıymetine da olsa bölümün müşteri kazanımını öncelediğini gördük. En besbelli örneği maaş promosyonlarındaki fiyatlamalar olarak karşımıza çıktı”
‘MÜŞTERİ KAZANIMINDA REKOR DÜZEYE ULAŞTIK’
Recep Baştuğ, Garanti BBVA için 2022’nin çok başarılı bir yıl olduğunu, tüm alanlarda öncülüklerini pekiştirdiklerini söyledi.
Finansal ve finansal olmayan tüm performans göstergelerinde yılı amaçlarının üzerinde tamamladıklarını belirten Baştuğ, “TL kredilerde daldaki hissemizi artırarak özel bankalar ortasındaki liderliğimizi sürdürdük. Büyümenin öncüsü, bizim için de dala paralel hukuksal krediler oldu. Ferdî kredilerde de özel bankalar ortasında klâsik liderliğimizi devam ettirdik. Bilhassa takviye kredilerinde gösterdiğimiz güçlü performansla öne çıktık” diye konuştu.
Bilançolarını ayırdıkları karşılıklarla güçlendirdiklerini aktaran Baştuğ, şunları söz etti:
“Finansal olmayan stratejik performans göstergelerimizde de yılı çok güzel sonuçlarla tamamlıyoruz. Bu yıl yeni müşteri kazanımında rekor bir düzeye ulaştık. Dijital dönüşümde öncülüğümüzü sürdürdük.
Mobil faal müşteri sayımız 2019 sonunda bulunduğu 7,7 milyondan 12,6 milyona ulaştı. Müşteri tabanımızı süratle büyütürken, tıpkı vakitte süratle dijitalleştiriyoruz. Bugün her 5 etkin müşterimizden 4’ü mobili etkin kullanıyor.
Sürdürülebilirlik dala öncülük ettiğimiz bir öbür alan oldu. 2022’de sağladığımız sürdürülebilir finansman dayanağı 25 milyar liraya ulaştı. Her 4 rüzgar güç santralinden birini biz finanse ediyoruz, bu alanda yüzde 22,5’le pazar lideriyiz”
‘BİLANÇOMUZU İSTİKRARLI YÖNETTİK’
Garanti BBVA Genel Müdürü Baştuğ, banka olarak nakdi ve gayrinakdi toplam 778 milyar liralık kredi portföylerinin yüzde 78’inin gerçek kesime, yüzde 22’sinin ferdi müşterilere verdikleri takviyelerden oluştuğu bilgisini verdi.
Bilançolarını istikrarlı yönettiklerini, tüm müşteri kümelerinin gereksinimine karşılık veren bir yapılanmalarının olduğunu anlatan Baştuğ, “Önümüzdeki periyotta de stratejimiz istikrarlı bilançomuzda her iş alanında büyümek ve liderliğimizi pekiştirmek olacak. 2023’te faal ve sağlıklı bilanço idaresi önceliğimiz olmaya devam edecek” dedi.
Türkiye’de hala bankacılıkla tanışmamış değerli bir kesim olduğunu, bu potansiyele daha fazla ulaşmak istediklerini belirten Baştuğ, mevcut müşteride derinleşmenin de değer kazandığını, bu manada data ve yapay zekadan faydalanacaklarını söyledi.
‘MEVDUAT, KREDİ BÜYÜMESİNİN ÜZERİNDE KALACAK’
Baştuğ, sürdürülebilirliğin de en değerli önceliklerinden olacağını, bu kapsamda yalnızca sürdürülebilir finansmana değil, neyi finansa etmeyeceklerine de odaklanacaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Karbon salımı yüksek bölümlerde çok net aksiyonlar alacağız. İklim krizi konusunda tüm paydaşlarımızın farkındalığını artırmak için de çalışmalarımız sürecek. 2023 tüm dünya için belirsizliklerle dolu bir yıl.
Bizim için de durum haliyle farklı değil. Baktığımızda 2023’e, ekonomik aktivitedeki sakinliğin belirginleştiği, yüksek enflasyonun en kıymetli gündemimiz olduğu bir fotoğrafla ve ağır makro ihtiyatı önlemlerle giriyoruz. Bankacılık bölümünde de kredi büyümesinin tarafını ve boyutunu, bu dinamikler belirleyecek.
Genel olarak mevduat büyümesinin kredi büyümesinin üzerinde kalmaya devam etmesini bekleriz. Mevcut şartlarda bilhassa hükmî tarafta ağır bir rekabet olmasını beklemiyoruz. Rekabet, regülasyonun taraf verdiği alanlarda kendini gösterecek.
Bu kapsamda, 2022’de müşteri kazanımındaki ağır rekabet kaynaklı katlanılan yüksek maliyetlerin tesirini de önümüzdeki periyotta görmeye başlayacağız. Dal için 2023’te en değerli gündem bahislerinden biri sermaye olmaya devam edecek. Faal kalitesi manasında 2023’te de önemli bir risk görmüyoruz. Dalın karşılıkları sağlam, bilançosu sağlıklı”
‘DİJİTALLEŞME SÜRATLE SÜRECEK’
Recep Baştuğ, gelecek yıl bankacılık kesiminde dijitalleşmenin hızlanmaya devam edeceğini, lakin teknolojinin tek başına kıymet yaratmada kâfi olmadığını söyledi.
Yapay zeka ve analitik modellerle datayı gerçek kullanmanın gelecek periyotta fark yaratmanın formülü olacağını aktaran Baştuğ, “Sadece klasik bankalar değil fintekler, dijital bankalar, ödeme kuruluşları üzere aktörler de bu paha yaratımı sürecinin bir modülü haline geliyor. Bu da rekabetin ağırlaşması ve hizmet kalitesinin artması demek” değerlendirmelerini yaptı.
‘YEŞİL DÖNÜŞÜM İÇİN YATIRIM MUHTAÇLIĞI VAR’
Baştuğ, Türkiye’de de yeşil dönüşüm için çok önemli bir yatırım gereksinimi bulunduğunu, bu seyahatin en büyük paydaşının bankalar olduğunu, hasebiyle bu alanda rekabetin ağırlaşmasını beklediklerini anlattı.
Salgınla birlikte çok önemli ve kalıcı bir dijital dönüşüm yaşandığına işaret eden Baştuğ, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Dijitalden yapılan süreç adetlerimiz salgın öncesine nazaran yüzde 100’ün üzerinde arttı. Temel süreç adetlerinde ATM dahil dijitalin hissesi yaklaşık yüzde 98’e kadar yükseldi. 2019 sonunda 7,7 milyon etkin taşınabilir ve 8,4 milyon faal dijital müşterimiz vardı. Bu yıl bu sayılar sırasıyla 12,6 ve 13,2 milyona ulaştı.
Bugün eser satışlarımızın yüzde 85’ten fazlası dijital kanallarımızdan yapılıyor. Açık bankacılık düzenlemeleri de bölümdeki bu dönüşümü bir sonraki kademeye taşıyacak. Dijitalde hudutların kalkacağı bir periyoda giriyoruz. Bilgi, datanın kullanımı ve müşteri tecrübesi daha da fazla konuşacağımız başlıklar olacak.
Biz de Garanti BBVA olarak müşteri stratejimizi bu odakla belirliyor, dijitalleşme odağımızı ve yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Tüm çalışmalarımızda mobili merkeze alan bir yaklaşımımız var. Dijitalin satışlarımızdaki ve müşteri kazanımındaki hissesini artırmaya devam edeceğiz”
TL’YE YÖNELİM ZARURÎ HAL ALDI
Garanti BBVA Genel Müdürü Baştuğ, Türkiye’de uygulanan para siyasetlerinin kesime yansımaları hakkında da görüşlerini paylaştı.
Uygulanan siyasetler sonucunda bilançolarda Türk lirasına yönelimin zarurî hal aldığını belirten Baştuğ, kur muhafazalı mevduat ile kesimde mevduatın vade yapısının uzadığını, yabancı para kredi talebinin kesildiğini söyledi.
‘NEGATİF BASKI ARTARAK DEVAM EDECEK’
Baştuğ, yabancı para kredilerde vadeleri gelen ödemelerin yapılmasıyla kredi hacimlerinin önemli ölçüde azaldığını söz ederek şöyle konuştu;
“Öte yandan, yüksek enflasyon ortamı, TL kredi talebinde artış yarattı. Fakat, büyüme dinamiklerini şekillendiren yasal düzenlemelerle KOBİ’ler ve ihracatçılar hariç büyük hukuksal kredilerde durağanlık belirginleşmeye başladı.
Tüzel taraftaki kredi faizleri ile mevduat maliyetleri ortasındaki marjın da son devirde negatife dönmesiyle bu durumu bir müddet hissetmeye devam edebiliriz. Fotoğraf bu türlü olunca, dal için kârlılık üzerindeki negatif baskının artarak devam edeceğini öngörmek mümkün”
‘ENFLASYON BİR AN ÖNCE DÜŞMELİ’
Baştuğ, 2023’te Türkiye’de enflasyonun azalma eğiliminde olacağı öngörüsünde bulunarak, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Her durumda hala yüksek, alışılagelmişin üstünde bir enflasyon ortamı bizi bekliyor. Devam eden büyüme ve yüksek kalmayı sürdürecek güç fiyatlarıyla cari açığın değerini koruyacağının da altını çizmek isterim.
Salgın sonrası Türkiye’de yaşanan ihracat artışı, başta Avrupa olmak üzere ihracat pazarlarındaki yavaşlama sonucunda son periyotta sürat kesti. Lakin, tekrar pazar çeşitliliği yaratarak sert düşüşün önüne geçtiğimizi söyleyebiliriz. 2022’de ülkede değerli bir yatırım atağı olduğunu söyleyemeyiz.
2023’te öngörülebilirliğin artması sonrası canlanma bekleyebiliriz. Fırsatlar penceresinden; Türkiye, çok önemli bir üretim ve lojistik alt yapısına sahip. Bankacılık dalı ülke gereksinimlerini destekleyecek güce sahip. Lakin, kesimin de muhtaçlığı; bir an önce enflasyonun düşmesi, daha öngörülebilir ve istikrarlı bir makro ve yatırım ortamının tesis edilmesidir” (AA)